Prostat kanseri erkeklerde en sık teşhis edilen kanserdir. Çoğunlukla beyaz erkeklerde rastlanan bu kanser türü, tek bir nedene bağlı olarak oluşmaz ve yaşla birlikte görülme sıklığı artar. Bazen birkaç etkenin birleşmesi ile bazen de yalnızca genetik ya da çevresel faktörlerle oluşabilir. Kanser riskini azaltmak bu nedenle düzenli kontrol ve sağlıklı bir yaşam sürmekten geçmektedir.
Prostat kanseri erken dönemde hiçbir belirti vermeyebildiği gibi prostat hastalıkları ile benzer semptomlar gösterebilmektedir.
Rahatsızlığın belirtileri, rahatsızlığın bulunduğu evre ile de doğrudan alakalıdır. Başlangıç evrelerinde kişiye fazla sorun teşkil etmeyen hastalık, ileri evrelerde semptomlar baskın hale gelebilir. Sonuç olarak kişiyi toplumsal yaşamdan soyutlama noktasına getirebilen bu hastalığın erkenden teşhis edilmesi bu nedenle oldukça önemlidir.
Genel itibari ile prostatta bulunan kanserli hücrelerin belirtileri aşağıdaki gibidir.
PSA adı verilen kan testi ve parmakla rektal muayenede şüpheli bulgular olduğunda hastaya prostat biyopsisi önerilmektedir. Biyopsi sonucunda prostat kanser teşhisi konulmaktadır.Sonrasında evreleme yapılmakta ve evreye göre tedavi alternatifleri belirlenmektedir. Tedavi seçenekleri;
Radikal prostatektomi operasyonu açık yada robotik olarak uygulanmaktadır.